”seyreden çok aşkın macerasını
neçe ağlayan var neçe gülen var
açın bakın dedim dil yaresini
ne soran ne saran ne de bilen var” (perişan güzel)
PERİŞAN GÜZEL
Asıl adı Güzel (Gozal) Köse olan Perişan Güzel, 1920′li yılların ikinci yarısında Afşin’e bağlı Büyük Kaşanlı Köyü’nde doğdu.
Köyündeki ve yöredeki çoğu insan gibi, çocukluğu ve gençliği yoksulluk içinde geçti.
Bu nedenle de genç yaşlardan itibaren Maraş ve Antep gibi şehirlerde dirlik kapısı aramak zorunda kaldı. Zaten hayatının önemli bir bölümü köyde ve Maraş’ta geçti.
Hemen her evde bir sazın bulunduğu ve hemen herkesin bağlama çaldığı Kaşanlı köyünde, o da küçük yaşlardan itibaren babasından öğrendiği bağlamayı çalmaya başladı. Yöre aşıkları gibi, daha sonra aşık tarzında şiir de yazmaya başlayan Perişan Güze, son derece mütevazi br kişiliğe sahipti.
Halk şiirinde önemli bir düzeye ulaşan Perişan Güzel’in şiirleri basılmadı. Son yıllarını Antep’te geçiren Perişan Güzel, rahatsızlanarak köyüne döndü ve burada yaşamını yitirdi.
DAĞLASIN
Aşk dedim tabibim buldum dedim aldandım eyvah
Em yerine zahm eyledi yar yarayı bağlasın
Aldandığımı fark ettim nafile desem vah vah
Diler çeşmem sel sel olsun diler kan yaş ağlasın
Eşiğine yüzüm sürdüm muradım almak için
Kelp misali kapısında kul olup kalmak için
Dedim derdi bi devanın devasın bulmak için
Demedim ki insafsızca vurup vurup dağlasın
Ben ölürsem Kabrım ıssız bir diyara kazılsın
Nasihatım budur aynen baş ucuma yazılsın
Katilim yar ne yas çeksin ne boş yere üzülsün
Ne ruhum rahatsız etsin ne beyhude ağlasın
——————————————–
ÇEVRİLİR