Alevilik bir inanç kimliğidir. Ancak Aleviler sosyal, kültürel, siyasal yaşam içinde genellikle inanç kimliklerini bir üst kimlik olarak ifade ederler. Bunun nedenlerini anlamayan, bilmeyen kişiler de “Aleviler etnik kimliğini inkâr ediyor!” diye düşünür. Aleviliği üst kimlik olarak ifade etmek tüm Alevilerde mevcut olmasına karşın çoğunlukla etnik kimlikleri inkâr edilen Kürt, Roman, Arap Alevilerde görülür. En çok da Kürt Alevilerde görülür!
Kimi “Araştırmacılar” için “Alevilik etnik kimliktir!” Oysa etnik kimlikte en önemli olgu dildir. Ama “Alevice” diye etnik bir dil yoktur. Peki, neden Aleviler, Aleviliği bir üst kimlik olarak ifade ederler?
Birinci sebep; Aleviler yüzyıllardır ikili bir kıskacın içindedir. Kıskacın bir yanı egemen zihniyet, devlet, iktidar ise diğer yanı da egemen zihniyetin, devletin, iktidarın kirli politikaları ile eğitilen egemen inanç toplumunun kimi kesimleridir. “Mahalle baskısı” diyerek hafifletilmeye çalışılan baskı ve zulüm mahallenin kendinden menkul işi değildir. Mahalle baskı yapma gücünü devletten, iktidarlardan almaktadır. Alevi toplumunun yüzyıllardır yaşamadığı zulüm ve katliam kalmamıştır. Bu uygulama giderek Alevileri içe büzülmeye ve etnik kimliklerini geriye itip inanç kimlikleri etrafında toplanmaya sevk etmiştir.
İkinci sebep; Alevi inancı ocak sistemine göre örgütlenen sosyal bir yapıdır. Ocak sistemi Mürşit, pir, ana, dede, rehber, talip topluluğundan oluşur. Topluluğun kendi içinde inançsal, kültürel, sosyal, ekonomik yönden üretim ve paylaşım gibi güçlü ilişkileri vardır. Böylesine güçlü ilişkiler çerçevesinde bir araya gelen bir topluluk için inançsal kimlik elbette baskın kimlik olacaktır. Dış baskılara karşı ortak direniş, cem olmak gibi duygusal inançsal yönü son derece belirleyici süreçler de eklendiğinde Alevilik, Aleviler nazarında bir üst kimlik oluyor!
Hiç kuşkusuz Alevilik bir inanç kimliğidir, etnik kimlik değildir. Ancak yukarıda da sıraladığımız gibi güçlü toplumsal, duygusal, kültürel, ekonomik ilişkileri olan bir inançsal kimliktir.
Aleviler etnik olarak çok kimliklidir. Ortadoğu ve Balkanların inanç topluluğu olan Alevilerin etnik kimliği, Türkmen/Türk, Kürt, Roman/Çingene, Arap, Azeri, Fars, Arnavut’tur. Kürt, Türk, Arap, Roman Alevilerin nüfus yoğunluğu diğer etnik kimliklere göre fazladır. Bilinenin aksine Aleviler içinde nüfus yoğunluğu en çok olan etnik kimlik Kürt Alevilerdir. Aleviliğin oluşum coğrafyası Mezopotamya ve Anadolu’dur. Bütün bu somut bilgi ve bulgulara karşın Türk Aleviler çoğunluktaymış gibi düşünülür. Bununla da kalınmaz özellikle resmi ideolojiye yakın Türk Alevi kesim tarafından “Alevilikte etnik kimlik olmaz!” denilir. “Hepimiz Aleviyiz!” deyip Kürt, Roma, Arap Alevileri yok saymak “Hepimiz Türküz!” deyip Kürtleri, Ermeni, Rum, Arap, Süryani Anadolu Mezopotamya kadim halklarını yok saymakla aynıdır. Bu durum Aleviliğin ayrıntılarını, inceliğini, derinliğini bilmemek ve devlet inkârcılığı ile ittifak etmektir. Kendi etnik kimliğini yaşamak anlamında inkârcılık, baskı, asimilasyon gibi süreçlerle karşı karşıya kalmayan ve Alevi inancının derin verileri ile devleti çözümleyemeyen entegre akıl Kürt Alevi kimliğini inkar etmek için kurnazca bir oyun oynamaktadır. Oysa Alevi inancı tüm inançsal, etnik, kültürel, cinsel kimliklere saygı duyar ve kabul eder. Aleviliğin temel düsturlarından biri “Aslını inkâr eden haramzadedir!” hakikatini kabul etmektir.
“72 millete bir nazarla bakmak” sırf belagat olsun diye söylenmiş bir söz değildir. Yaşanan sosyal, kültürel, inançsal hakikat üzerine Alevi Yol Ulularının söylediği bir hakikattir. Öyle ki; Dört kapının son mertebesi olan Hakikat Kapısına vasıl olanlar için son kapının son mertebesi, 72 milleti bilme, anlama, tanıma ve saygı duyma hakikatidir. Bu hakikati görmeyen, yaşamayanlar Yol Yürütmek için icazet alamazlar.
Alevilerin Alevi hakikati bağlamında Alevi olması gerekir. Devlet Aleviliği, resmi Alevilik diye bir Alevilik yoktur. Alevilik Hak ve hakikat yoludur. Bu hakikatlerden birini inkâr eden haramzadedir. İnsanı insan yapan değerleri inkar eden veya kendi insani değerlerini inkar edip devletle, resmi ideolojiye yedek lastik olanlar Hak Ehli Erenlerinin nazarında Yol Düşkünüdür!…