HUBYARLI AŞIK ALİCAN
Merhaba gönül dostlarım.
Her zaman farklı farklı konularda siz değerli canlarımla düşüncelerimi paylaştığım gibi bu kez de siyasi konularda düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Yakın bir tarihte, siyasi partilere örnek olacak bir güzelliği beraberce yaşadık. Bir siyasal partimizde (CHP) milletvekili adaylarını halkın belirlemesi için önseçim yapıldı. Siyasal anlamda bir çok olumlu gelişmenin başlangıcı olabilecek bir güzellikti. Partilerdeki lider sultasını sona erdirmenin ve gerçek anlamda halkı temsil edecek milletvekillerinin seçilmesinin olmazsa olmazı, kısmen de olsa gerçekleşmiş oldu. Fakat:
Bu tarihi günü Aleviler olarak değerlendirebildik mi? Ne yazık ki hayır. Üyelerin büyük çoğunluğu Alevilerden oluşan bir partide, adaylara bakıyorum, bir iki istisnanın dışında seçilecek yerlerde hiç Alevi yok.
Kapısını çalıp çayını içebileceğimiz, sorunlarımızı anlatabileceğimiz, hatta gerektiğinde yakasına yapışacağımız arkadaşlarımızın hiç birisini aday yapamadık. Bu bizim ayıbımız. Gerçek anlamda örgütlü bir toplum olamayışımız ve birlikte hareket etmenin zorunluluğunu kavrayamadığımızdan ötürü bu acı sonuçla yüz yüze kaldık. Bu anlamda herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekiyor.
YAKLAŞAN BÜYÜK BİR TEHLİKEYE VAR. BUNA KARŞI ALEVİLER NE YAPMALI?
Önümüzdeki en büyük tehlike, HDP nin barajı aşamaması halinde oluşacak siyasi durum.
Şu an ki yapılan araştırmalara göre HDP’nin barajı aşacağı söyleniyor olsa da, aşamama ihtimali de var. Böyle bir durumda neler yaşanır, duyarlı bir halk olarak bunu iyi hesap etmemiz gerekiyor. Eğer ki HDP barajı aşamaz da, doğu illerinin bütün milletvekillerini AKP alırsaaaaa, burda durup düşünmek gerekiyor. Allah korusun ben düşünmek bile istemiyorum.
Diğer yandan bir çok Alevi kurumu, HDP ile seçim ittifakına girmiş durumda. Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF), Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri ve Hubyar Sultan Alevi Kültür derneği başta olmak üzere bir çok Alevi kurumu bu oluşuma destek vermektedir ve arkadaşlarımızın da seçilebilecek yerlerden aday olmalarını sağlamışlardır.
Geçmişte yaşanan acı terör olaylarından ötürü bir çok canımızın olumsuz düşünmelerini saygı ile karşılarım fakat, gün, dünü değil, yarınları düşünme günüdür.
Tüm bu gerçekler ışığında, bir kez de olsa, uzun yıllardır üyesi olduğum partime değil, bu kez oyum
HDP’ye diyorum.
Saygılarımla.