ERK ACARER
Maraş’ta Alevi köylerine yakın mera alanı üzerinde projelendirilen sığınmacılara yönelik konteyner kent, bölge halkında çeşitli hassasiyetlerden dolayı tedirginlik yaratıyor. “Elbette mazluma karşı değiliz ancak amaç başka” diyen Aleviler kısaca şunları söylüyor: Burası mera alanımız, hayvanlarımızı otlatıyoruz. Başka yer mi kalmadı? Zaten geçmişte yaşadığımız bir katliam deneyimi var. Demografik yapıyı bozmak istiyorlar. Bölgede cihatçılar cirit atıyor. Kampa kimleri yerleştirecekler? Acaba demografik yapıyı cihatçıları üzerimize salarak mı bozacaklar? Bizi göçe zorlayacaklar? Endişemiz büyük!”
“Çeteleri yetiştirip size karşı kullanacaklar”
Maraş Pazarcık yirmiye yakın Alevi köyünün bulunduğu bir bölge. Aynı zamanda Habitat Koruma Alanı olan yere; 360 dönümlük araziye, 600 konutluk, 25 ila 27 bin kişilik bir konteyner kent kurulmak isteniyor. Bölgede yaşayanların sayısının 3 bin civarında olduğu göz önünde bulundurulduğunda, kent açıldığında demografik yapının çok kısa bir süre sonra bozulacağı anlaşılıyor. Köylüler ‘tepki içindeyiz ve korkuyoruz’ diyor. Bu tedirginliğin nedenini bölgedeki Alevi köylerinden bir olan Yeniköy’ün Muhtarı Kenan Yılmaz anlatıyor:
“Şikâyetlerimizi vali ve kaymakama aktarıyoruz, ancak bizi dikkate almıyorlar. İş makineleri çalışıyor. Engel olmaya çalışıyoruz. Bizler Maraş’ı yaşadık. İleride bir etnik çatışma çıkmasından korkuyoruz. Elbette mağdur durumdaki sığınmacılara karşı değiliz. Ancak buraya cihatçı çetelerinin IŞİD’in, El Nusra militanlarının yerleştirileceği bir üs kurulacağını düşünüyoruz. Kaygımız bu. Bizi cihatçıları kullanarak göçe zorlayacaklar. Burası dağın başı, cihatçıların eğitim kampı yapacaklar. Başka yer mi kalmadı? Maraş merkeze yapsınlar. Ama yapamazlar çünkü varlıklı aileler karşı çıkıyor.”
“Hastaneler cihatçı dolu”
Alevi Erenler Derneği Başkanı İbrahim İnçoğlu da aynı kaygıları dile getiriyor: “Buradaki insanlar henüz, 78 Katliamını unutamamış, bu psikolojiyi üzerlerinden atamamışken, Alevi köylerinin yoğun olduğu bu bölgede bir kamp yapılmasını istemiyoruz. Azınlıktayız. Maraş anmasında bile büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Üzerimize saldıran kalabalıklar oluyor. İnsanların acılarının üzerine yürüyorlar. Böyle bir bölgede ve aklımızda acaba burası tamamlandığında ‘cihatçıları burada besleyecekler’ endişesi varken bu kampın yapılmasını istemiyoruz. Karar çıkmış, ‘yapacağız’ diyorlar. Ne var ki biz de tepkimize devam edeceğiz. Bir kez daha dile getirmekte yarar var. Asla sığınmacılar karşı değiliz. Hala devam eden yanlış bir Suriye politikası var. Türkiye cihatçı cennetine döndü. Maraş’ın durum da aynı. Devlet hastanesinde cihatçıların tedavi edildiğine bizzat tanık oldum. Yine Yörük Selim Mahallesindeki özel bir hastanede de cihatçıları ve onlara askeri elbise ve botlarıyla refakat edenleri gördüm. Endişemiz kampı kurup, içine çeteleri de yerleştirecekler. Onları bize karşı örgütleyecekler.”
‘AFAD kamplarının sicili korkutuyor’
Bölgedeki köylülere destek veren HDP vekili Mahmut Toğrul da, “Hükümetin politikaları ister istemez halkın tedirginliğini haklı hale getiriyor” diyerek şu bilgileri paylaşıyor: “IŞİD’in en önemli insan kaynağı AFAD kampları oldu. Maraş da IŞİD’in filizlendiği bir yer. Burada daha dün 4 IŞİD militanı yakalandı. Cihatçıların özellikle Adıyaman bağlantısı Pazarcık üzerinden sağlanıyor. Antep-Kilis hattını kullanan IŞİD’çiler buradan Anadolu’nun başka kentlerine yayılıyorlar. Geçmişteki Maraş Katliamının üzerine bunları koyduğunuzda halkın tedirginlğini anlayabiliyorsunuz. Bunun ötesinde Pazarcık ovası, birinci derecede verimli tarım arazisi. Habitat koruma alanı. Ayrıca köylerin ortak mera alanı. Açıkçası Pazarcık, “Nereye konteyner yapılmamalı sorusunun tam cevabı. Ancak anlaşılmaz bu ısrar soru işaretlerini de beraberinde getiriyor. İdari ve mülki amirlere sorduğumuzda ‘Bu Ankara’nın kararı’ deyip kestirip atıyorlar.” Halkın gözünü ekonomik vaatlerle kandırmaya çalıştıklarını söyleyen Toğrul: “Refah seviyesi görece olarak yüksek, bu yolla göz boyayamayınca tehdide başladılar” diye ekliyor.
‘Burası tarım alanı’
Antep CHP Milletvekili Mehmet Gökdağ ise şunları kaydediyor: “Elbette kampın yapısının nasıl olacağı konusunda bir niyet okuyamayız. Ancak buranın kadim halkı sıkıntılı. Hassasiyetlerini anlamak gerekiyor. Ayrıca verimli bir ovaya 25 bin kişilik kamp yeri yapmak mantıklı değil.”
birgün