Aram Dîkran’ın eski kasetlerinde şarkıların söz ve müzikleri kime ait yazmıyordu. 148 şarkının kime ait olduklarını ortaya çıkardım ve 2007 yılında “Hunerkom Akademi Mîr” isimli kitabımda yayınladım.
Yine hayatı ve müzik kariyerine ilişkin de ilk kez yayınlanan bilgilere yer vermiştim.
Mamoste vefat edince o kitaptaki bilgiler alınıp gazetelerde yayınlanıyor ama kaynak gösterilmiyor. Bazı rakamlar var, onları bulmak için insanın haftalarca çalışması gerekir. Sanki bu arkadaşlar kendileri araştırmış gibi kendi adlarıyla yayınlıyorlar. Google’da bakınca kendi araştırmam başkalarının adına çıkıyor. O nedenle kitabın o bölümünü Türkçe’ye çevirdim. (Kitap Kürdçe çıkmıştı. Yüz sanatçıyı araştırmıştı. Toplam 407 şarkının sahiplerini bulup yayınlamıştım. İlgi duyanlar Mezopotamya Yayınevi’nden isteyebilirler.) Aşağıda kitapta Aram Dîkran’a ilişkin yayınladığım bölümü veriyorum. Yazı 2006 yılında yazıldı:
***
Aram Dîkran, Avrupa’da 12 Kürdçe albüm çıkardı. Bu albümlerden 11 tanesinin kapağında okuduğu şarkıların söz ve müziklerinin kime ait olduğu yazmıyor. Bu 11 albümde 160 şarkı okunmuş ancak kimlerin olduğu bilinmiyordu. 72 yaşında olan ve Kürd müziğine büyük katkılar sunan sanatçıya ulaşıp onları belgelemek gerekiyordu.
Aram Dîkran ile Brüksel’in en güzel yerlerinden Grand Place’ta buluştuk. Yağmurlu bir gündü. Dîkran, her zamanki gibi şık giyinmişti. Lacivert takım, kravat, fotur şapka ve güleç bir yüz… Bir cafeteryada oturup sohbete başladık.
Dîkran, ailesinin Sason’un Bianda köyünden olduğunu söyledi. Bu köy 1915 Ermeni Katliamı’nda büyük darbe alıyor ve köyden sadece 15-20 kişi kurtuluyor. Bunlardan birisi de Dîkran’ın babasıdır. Baba, Qamişlo’ya kaçmayı başarıyor.
Aram Dîkran, “Ailemizden kimse kalmadı. Bazıları telefon açıyor. Diyarbakır’dan da arıyorlar. ‘Akrabayız’ diyorlar ama görüşemedik. İspat da yok. Ben görmemişim. Babam da yok ki tanısın” diyor.
Aram Dîkran’ın anne tarafı da aynı akibeti yaşıyor. Anne tarafında sadece annesi ve teyzesi Qamişlo’ya ulaşabiliyor. Diğerlerini bir daha kimse görmüyor. Dîkran, “Annem ve teyzem tek gelebildiler. Başka akraba da yok. Şimdi teyzem de öldü. Eski akrabaları bulmak epey zor” diyor.
Aram Dîkran’ın anne ve babası Qamişlo’da tanışıyor ve evleniyorlar. 15 Ocak 1934’te Aram Dîkran doğuyor. Oğlak burcu olan Dîkran, burcunun karakteristik özelliklerini de taşıyor. Bazı astrologlar, “Oğlaklar 30’una kadar hayata toz pembe bakarlar. Ama iz bırakırlar. Büyük insanların çoğu da oğlaktır” der. Aram Dîkran da hayata toz pembe bakıyor. 15 yaşından itibaren cümbüşüyle eğlenceler düzenler, durmadan şarkı söyler, içki sohbetlerinde sabahlar. Ailesinin Sason’daki ekonomik durumu iyi değildi. Babası da Qamişlo’da inşaat işçisiydi. Aram’ın da zengin olmak gibi bir düşüncesi olmuyor. Tek derdi güzel ve eğlenceli yaşamak oluyor. Zaten cümbüşü çaldı mı etrafı kalabaklaşıyor ve keyif çatıyorlar. Bugün 72 yaşında olan sanatçının en çok özlediği günleri işte o çatır keyif çalıp söyledikleri günler…
Aram Dîkran, hayatın onu sürüklemesine razıdır ama aynı burcu taşıdığı Muhammed Ali, Clay, Al Capone, Çiçero, Newton ve Nazım Hikmet gibi büyük bir insan olmanın enerjisini de taşır. Çünkü; durmadan beste yapar.
Profesyonel sanatçılığa 1953’te Qamişlo’da başlıyor. 1953-1996 arasında sanatını Qamişlo’da icra ediyor. Bu yıllarda Güneybatı Kürdleri içinde en ünlü sanatçılardan biri odur.
1966’da da Erivan’a yerleşiyor ve 1966-1985 arasında Erivan Radyosu’nda çalışıyor. Bu defa dost-hayran kitleleri arasında değil radyoda şarkılar söylüyor. Ama radyo yılları ününün Kürdistan’ın diğer parçalarına yayıldığı yıllar da oluyor.
Aram Dîkran, 1990’da da Avrupa’ya geliyor. 16 yıldır da yaşamını burada sürdürüyor.
Aram Dîkran’ın Müzik Kariyeri
Aram Dîkran, 53 yıllık müzik yaşamında Ermenice, Kürdçe, Arapça ve Türkçe 435 şarkı okuyor. Kendi deyimiyle bunlardan 230’u Kirmancî, 150’si Arapça, 30’u Türkçe, 10’u Süryanice, 8’i Yunanca ve 7’si de Zazaca’dır. Ancak Aram Dîkran tüm şarkılarını albümlere okumadı. Geçmişte albüm olanağı yoktu. Örneğin Mihemed Mamlê de yaşarken albüm çıkaramadı ama 650 şarkı kaydetmişti. Geçtiğimiz yıllarda Husen Reber o şarkılardan 21 CD çıkardı. Aram Dîkran, yine de yeni teknolojiye ulaştı ve bugüne kadar şu albümleri çıkardı:
Aram Tîgran I
Kurdistan’e
Çîyayê Gebarê
Serxwebûn Xweş e
Dil Axe
Rabin
Teofil Üzerine
Zîlan
Xazî Dîsa Zarbûma
Keçê Dinê
Evîna Feqiyê Teyran
Ey Welato Em Heliyan
Aram Dîkran’ın kasetlerinin çoğunda şarkıların söz ve müziklerinin kime ait olduğu yazılmıyordu. Büyük sanatçı, çok değerli zamanını bize ayırdı ve tek tek şarkıların kime ait olduklarını yazdık. Yaklaşık 3 saat süren bu çalışma sonunda 148 şarkının kime ait olduklarını kaydettik. Söz ve müziklerin kime ait olduğu yazılmayan, ancak şimdi belgelenen kasetler şunlardı: Serxwebûn Xweş e, Dil Axe, Teofil Üzerine, Zîlan, Kurdistan’e, Çîyayê Gebarê, Ey Welato Em Heliyan, Rabin, Aram Tîgran I, Xazî Dîsa Zarbûma ve Keçê Dinê. (Şarkıların sahiplerini kitapta yayınladım. Eve geldikten sonra tek tek şarkıları dinleyip yaşayan sanatçılar, şairler ve kitaplarla karşılaştırmalar yaparak ve tekrar Mamoste Aram’a onaylatarak yayınlamıştım. Daha sonra Mamoste’nin söz yazarını unuttuğu kimi şarkıları tesadüf eseri okuduğum şiir kitaplarından öğrenmiştim. Örneğin beş tanesi Feqîr Ehmed’e aitti. Mamoste Feqîr Ehmed’i de arayıp onaylattım.)
Şarkılarının Analizi
Aram Dîkran’ın bir özelliği şarkılarının müziğini genelde onun yapıyor olmasıdır. Örneğin, “Mazlum Şêrê Kurdistan e” gerillaların yazdığı bir şarkıdır. Müziği Aram Dîkran’a aittir. Başka örnekleri de şöyle sıralayabiliriz:
Ey Dîlberê Gotin: Feqiyê Teyran Muzîk: Aram Dîkran
Îro li Welat Şer e Gotin: Dr. Feyzullah Muzîk: Aram Dikran
Kurê Min Gotin: Mîkaîle Reşîd Muzîk: Aram Dîkran
Taqîqê Çav Belekê Gotin: Şamîram Muzîk: Aram Dîkran
Weylo Li Min Gotin: Feruşan Haco Muzîk: Aram Dîkran
Med-TV Gotin: Mele Dilbirîn Muzîk: Aram Dîkran
Gundê Şamiram Gotin: Ehmede Gogî Muzîk: Aram Dîkran
Wextê Zerya Min Nîşan Kirin Gotin: Simoye Şemo Muzîk: Aram Dîkran
Az olmakla birlikte söz ve müziklerini kendisinin yaptığı şarkılar da vardır. Buna “Ax Lê Gidyanê” “Bahre Vane” “Gulbinaz” ve “Gul Şerîn e” örnek olarak verilebilir.
Aram Dîkran’ın babası da müzikle uğraşıyordu. Sanatçı babasının yaptığı bazı şarkıları da albümlerinde okudu. “Çil Kezî”, “Hay Dil Dilo”, “Şeva Tarî”, “Bilbilo”, “Ay Dil û Elekya Zer” ile “Sebra Dilan” ve “Lêv Şêrîna Min” gibi… Yine babasının yazdığı, kendisinin bestelediği bazı şarkılar da bulunmaktadır. Bunlara da “Gulgulî Ha Gulgulî” ve “Meqamê Govendê”yi örnek olarak gösterebiliriz.
Sanatçı büyük Kürd şairi Cegerxwîn’in eserlerinden de esinlenmiş ve şarkılar üretmiştir. “Eman Leylê”, “Şev Çû”, “Sebra Dila”, “Dil Axe”, “Newroz”, “Bi Xêr Hatî Tu Newrozê” bunlardan birkaçıdır.
Aram Dîkran, Kürdlerin yüzlerce yıldır söylediği halk şarkılarını da seçerek kendi albümlerinde yer vermiş ve değerli kılmıştır. “Horom Horom”, “Yarim Goranî”, “Digerim” ve “Fidan Yar” bunlara örnektir.
Sanatçı, kendi halkının bazı şarkılarını da Kürdçe’ye çevirdi veya müziklerinden faydalanarak Kürdçe eserler yaptı. Örneğin, “Vegere Welat” şarkısının sözleri Aram Dîkran’a, müziği Ermeni halk müziğine aittir. “Nînaqan”, “Narên e Lerê” ve “Rebe Here Welate Xwe” şarkıları da Ermeni Halk Şarkıları’dır ve Aram Dîkran tarafından Kürdçe’ye çevrilmiştir.
Kürd kamuoyuna yönelik olarak hazırlanan albümlerde sanatçı Ermenice şarkılar da okudu. Bunlardan da “Zof Gîşer”, “İnçelini” ve “Rabe Lawo” şarkılarını örnek olarak verebiliriz.
Türkiye’de “Sarı Gelin” olarak bilinen şarkıyı da albümlerinde “Axçik” olarak okuyan sanatçı bu konuda kamuoyunun yanıltıldığını söyleyerek şu bilgiyi verdi: “Bu şarkının söz ve müziği anonimdir. Ben Ermenice’den Kürtçe’ye çevirdim. Şarkının orjinal adı Sari Axçik’tir. Ermenice’de ‘Sari’ dağ anlamına geliyor. ‘Axçik’ de gelin demek. Yani ‘Dağ Gelini’ anlamına geliyor. Nedenini bilmiyorum ama Türkler Dağ Gelini’ni Sarı Gelin yaptılar.”
Aram Dîkran, Kürd gerillalarının mücadele ve yaşamını yitiren arkadaşları üzerine yazdığı bazı şiirleri de şarkı yaparak müzikseverlere ulaştırmıştır. Bunlardan şu şarkıları örnek olarak gösterebiliriz: “Gerillaye sere çiya”, “Binevşa Berivane”, “Hevale Firat” ve “Zîlan”.
“Evîna Aram”
Kürt sanatçılar, Aram Dîkran’a 2005 yılında bir sürpriz yaptı. “Evîna Aram” adıyla bir albüm çıkaran sanatçılar Aram Dîkran’a ait 14 besteyi okudu. Mîr Muzîk’in çıkardığı albümde şu sanatçılar şarkıları seslendirdi:
Fatê (Siya Darê)
Rotînda (Yerîvan)
Seyîdxan (Leylanê)
Gulistan (Sebra Dila)
Serhat-Çar Newa (Yaramina Bedêw)
Harun-Koma Rewşen (Hatin)
Diyar (Leyla)
Xelîl Xemgîn (Xemilîlî Zozan)
Kawa (Zerîya Min)
Delîl Dîlanar (Zar Buma)
Şemdîn (Şeva Tarî)
Xêro Abbas (Şev Çû)
Xemgîn Bîrhat (Gûl Firoş)
Albüm çıktıktan sonra da Aram Dîkran için özel bir resepsiyon verildi. Wuppertal’de yapılan bu resepsiyona Kürd dünyasının ünlüleri katıldı. Çok duygulanan Aram Dîkran, konuşmasında dinleyicilerine, albümü ve resepsiyonu hazırlayan herkese teşekür etti. Sanatçı resepsiyonda mini bir konser de verdi. Şarkıları tüm konuklar birlikte seslendirdi. Aram Dîkran, o gecenin kendisi anlamını şöyle ifade ediyor: „Benim için bir tarih oldu. Çocuklarıma ve torunlarıma tarih oldu.
„Sanata Doyamadım“
47 yıldır evli olan Aram Dîkran’ın iki kızı, bir oğlu var. Üç çocuğunu da evlendiren Dîkran aynı zamanda bir dede. Sürekli kimliksiz ve yabancı olarak adlandırılan insanların içinde yaşayan Dîkran, ekonomik olarak zengin olamadı ama her sanatçıya nasip olmayacak bir müzik kariyeri yaptı ve Kürdler içinde en popüler ve en saygıdeğer sanatçılardan birisi oldu.
Dîkran’a “Çok ünlü oldunuz. Eksikliğini hissettiğiniz bir şey var mı” dediğimizde şu yanıtı veriyor: “Gözüm sanata doymadı. Şarkılara, çalmaya doymadı. Ne zaman doyacak bilmiyorum. Ben sanatı sevdiğim için herhalde. Benim için baldır, yaşamdır, vitamindir. Ayrıca gençken çevremiz doluyordu. Sabaha kadar otursaydık doymazdık. Çok içiyorduk. Benim tercihim viski olurdu. Halen de severim. O eğlenceli günleri unutamıyorum. Yeni dergiyi çıkaranları kutluyorum. Kuzeyli dinleyicilerime selamlarımı iletiyorum. Hepsine hayatlarında başarılar ve mutluluklar diliyorum.”
Not: Burada fotoğrafını yayınladığımız kaset 1979’da Hollanda’da çıktı.