Yaşadığımız bu zaman diliminde Aleviler, bulundukları her coğrafyada oldukça ciddi sorunlarla, hatta bir anlamda belki de bir var olma – yok olma durumuyla karşı karşıya bulunmakta. Ortadoğu, Balkanlar ve Türkiye’de gördüğü baskı ve katliamların yanı sıra, sinsi ve etkili asimilasyonist politikalara da maruz kalmaktadır. Günümüzün yakıcı sorunları karşısında kafası bir hayli karışık görünen Alevilerin kendi sorunlarına, yine kendilerinin yanıt bulabileceğini düşünüyoruz. Bunun ilk koşulunun, her zaman dile getirdiğimiz gibi “farklılıklarımızla” bir araya gelebilmeyi becerebilmek olduğuna inanıyoruz.
İşte “ALEVİNET” isimli bir yayın organı oluşturmamızın altında yatan temel gerekçe, böyle bir muhabbet ve hemhal olma ortamını tüm Alevi toplumu ve dostlarının hizmetine sunarak, tüm sorunlarımızın çözümü yolunda bir platform hayata geçirmek. Bu noktadan hareketle,
ALEVİNET’in yayın ilke ve politikalarını kısaca şöyle özetleyebiliriz:
1- Demokrat, çağdaş ve insancıl olmak. Bu anlamda demokrasi, insan hakları ve evrensel hukuk değerlerini referans alan bir yayın anlayışı geliştirmeye çalışmak.
2- Alevi toplumunun sorunları ve geleceği doğrultusunda, kim olursa olsun her kesim ve oluşumun görüş ve sesine saygı duymak. Bunu yaparken, birbirlerine gösterecekleri her türlü tahammülsüzlük ve ötekileştirmeye de karşı durmak.
3- Her ne sebeple olursa olsun, toplumun kafasını karıştırmaya, bölmeye, ötekileştirmeye veya düşünsel olarak yalan yanlış savlarla manipüle etmeye çalışan her kesim ve kişinin karşısında olmak.
4- Bilim dışı, mesnetsiz her türlü bilginin ve hurafenin karşısında, rasyonel, bilimsel tarihi çalışmalarla ortaya konan bilgi ve belgelerle, Alevi yol ulularının ortaya koyduğu “yol ve erkânı” rehber kabul etmek. Bu anlamda öncelikli olarak, Alevi toplumunun gerçek “dostlarını” tanıması konusunda tanışmasını, kaynaşmasını, bilinçlenmesini ve tarihi doğru algılamasını sağlamak.
5- Bulunduğumuz coğrafyanın çok etnisiteli, çok kültürlü ve çok dilli yapısını zenginlik ve güzellik olarak algılayıp, farklılıklarımızla bir arada yaşamı savunmak.
6- Var olduğundan bugüne hep savaşlar ve katliamlarla geçen insanlık tarihinde, tıpkı geçmişte olduğu gibi gelecekte de zalime ve zulme karşı mazlumdan yana, ezilenin hakkını savunmaya devam etmek.